29 Ekim’de fener alayı için feneri de yakacağız, hayal iken gerçek olanı da ayakta alkışlayacağız.
Bir yanda 29.Ekim Cumhuriyetimizin kurulmasının 95. Yıldönümünü kutlarken diğer yandan Dünyanın en büyük ve yeni havalimanına kavuşma mutluluğunu yaşadık. Ülkemiz için önemli bir günde tüm Dünyanın gözleri üzerimizde iken, dalgalanan şanlı Türk bayrağı altında havalimanı açılışı hepimize çifte bayram yaşattı.
Dünyanın en büyük havalimanı özelliğine sahip olan yeni havalimanının ismiyle alakalı olarak her başarıda olduğu gibi birçok iddia ortalığa atılıp sosyal medyada paylaşılmış olsa da isminin Türkiye’de yaşayan 80 milyon’un akrabası, yakını, ortak tanıdığı, sevenlerinin olduğu, dağı, taşı altın olan İSTANBUL olarak belirlenmesi ve beraberinde tabelasının asılması son derece gurur vericiydi.
Bu gurur hepimizin milletçe yaşadığı bir gururudur. Yapılan, yapılmış, yapılacak hizmetleri sadece AK Partili siyasiler değil hepimiz kullanacağımız gibi Allah inşallah bu havalimanından da hayırlısı ile hepimize uçmayı, sevdiklerimizi, yakınlarımızı uğurlamayı, karşılamayı nasip etsin. Ayrıca yapılan bu hizmetler asırlar boyu kullanılacak olup kimse mezara götürmeyecektir.
Bir çocuk doğarken kız erkek önemli değil, önemli olan sağlıklı sıhhatli olsun demeyi çok iyi biliyoruz. Ancak hayal edilemeyen bir projenin, bir hizmetin faaliyete geçmesinde neden hayırlısı ile açılsın, yapanlardan, emeği geçenlerden Allah razı olsun demeden neden ismine takılıyoruz. Üstelik bu bir kaldırım taşı değil? Bir otopark değil? Yaya geçidi değil? Türkiye'nin hem de Dünya’nın en büyük havalimanıdır. En önemlisi binlerce kişiye istihdam sağlanacak ve binlerce kişinin evine ekmek götürmesine vesile olacaktır.
Maalesef bizler hayatın her alanında, her konuda aile içi, aile dışı en yakın çevremizde oturduğumuz yerden klavye başından eleştirmeyi, yaygara yapmayı, hazımsızlığı seven bir toplum olma yolunda hızla ilerliyor olmamız çok acı bir durumdur. Her konuda eleştirmeyi sevdiğimiz gibi yeri geldiğinde sağcısı, solcusu takdir etmeyi de bilmemiz gerektiğinin altını çizmek istiyorum.
Aynı gün Cumhuriyetin 95'inci yıl dönümünde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmetle, gazilerimizi minnetle anarak, Cumhuriyet Bayramını kutlarken, Cumhuriyet'in şanına yakışan, milletimizin adını medeniyet tarihine yazan bu eser ülkemiz, milletimiz için hayırlı uğurlu olsun.
Bu eserin hayata geçirilmesinde liderlik eden Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, isimsiz kahramanları, mimarları, mühendisleri özellikle gecesini gündüzüne katıp canla başla çalışan işçilerine şükranlarımızı sunuyoruz.
Günün Sözü: “Beklenen gün gelecekse, çekilen çile kutsaldır.” Victor Hugo
Çifte mutluluk yaşadığımız 29.Ekim’de Endonezya'da denize düşen uçak kazasında ölenlere de Allah'tan rahmet ailelerine başsağlığı diliyorum.