Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fırat Kalkanı harekatının DEAŞ’ı bitirmek için yapıldığını söyledi, Fırat’ın doğusuna geçmezse YPG’nin de hedef alınacağını söyledi.
Hollandalı mevkidaşıyla ortak basın toplantısı düzenleyen Çavuşoğlu sadece hava operasyonları ile terör örgütü DEAŞ’ı bitirmenin mümkün olmadığını belirterek, “Kara operasyonlarıyla DEAŞ’ı temizleyebiliriz. Koalisyon içerisindeki 65 ülkeyi bırakın 5-6 ülke işbirliği yapsaydı, bugün DEAŞ diye bir örgüt kalmazdı” diye konuştu.
Terör örgütü YPG/PYD’nin etnik temizlik yaptığını, Fırat Kalkanı harekatından bu yüzden rahatsız olduğunu ifade eden Bakan, “YPG’nin, hem ABD’nin söz verdiği gibi hem de kendilerinin açıkladığı gibi öncelikle, bir an evvel Fırat Nehri’nin doğusuna geçmesi gerekiyor. Geçmediği takdirde hedef olacaktır." dedi.

İNCİRLİK ÜSSÜ GERİLİMİ
Almanya’yla yaşanan İncirlik Üssü gerilimine ilişkin de konuşan Çavuşoğlu, “Alman milletvekillerinin İncirlik’e yapmak istedikleri ziyaret esasen bundan sonra Almanya’nın atacağı adımlara bağlıdır. Almanya gerekli adımlar atarsa biz böyle bir ziyaretin gerçekleşmesini sağlarız. Aksi takdirde bizim tarihimizle oynamak isteyenlere böyle bir izini vermeyiz” ifadelerini kullandı.

“BÖYLE SAÇMA BİR ANLAYIŞ OLMAZ. BU ÇİFTE STANDARTTIR”
Hollanda da yaşayan Türklerin durumuyla ilgili Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Bizim Hollanda iç siyasetine müdahale etmemiz söz konusu değildir. Doğru da değildir zaten. Bu tür haksız ithamları da reddediyoruz biz. Fakat Türkiye’de olanlardan Hollanda’da yaşayan Türklerin etkilenmesi ve buna reaksiyon göstermesi oraya bir müdahale değildir. Bu da doğaldır. Bunu engelleyemezsiniz. Hukuk dışına çıkarsa ayrı bir şey. Hukuk dışına kimse çıkmamalı. Hollanda veya başka bir ülke Türkiye’de yaşananlarla ilgili Türkiye’ye demokrasi dersi vermeye çalışırken, hukuk dersi vermeye çalışırken bu Türkiye’nin iç siyasetine karışmak olmuyor ama Avrupa’da yaşayan Türklerle ilgili biz düşüncemizi açıkladığımız zaman o zaman o ülkenin iç siyasetine müdahale oluyor. Böyle saçma bir anlayış olmaz. Bu çifte standarttır. O nedenle en iyi yöntem her zaman Türkiye ve Hollanda olarak ya da Türklerin yaşadığı ülkeler olarak aramızdaki diyalog ve işbirliğidir. Yaşanan sorunları bu şekilde daha kolay aşabiliriz.”

“BU TÜR HİSSİYATLARIN TAŞINMAMASI GEREKİYOR HOLLANDA’DAKİ TOPLUMA"
Hollanda Dışişleri Bakanı Koenders ise Hollanda’da yaşayan Türklerle ilgili bir soru üzerine, “Hollanda’da yaşayan Türkler ne olup bittiğiyle ilgili olarak Türkiye’de birtakım hissiyatlara, duygulara sahip. Bunlar çok hassas konular. Bir takım hassasiyetleri de var. Bunların farkına varmak çok önemli diye düşünüyorum. Ama hiçbir şekilde bu tür hissiyatlarında Hollanda toplumuna tamamen taşınmaması gerektiğini de söylemem gerekiyor. Bu tür hissiyatların taşınmaması gerekiyor Hollanda’da ki topluma. Herhangi bir şekilde karışma yok olmamalıda. Sadece barışçıl bir şekilde bu hissiyatların farkında olmalıyız. Bunların olduğunu kabul etmeliyiz” şeklinde konuştu.
(İHA)