Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, "Bugüne kadar 27 bin 715 öğretmen ihraç edildi. Bugün itibarıyla 9 bin 464 öğretmen açığa alınmıştır" dedi.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası, açığa alınan öğretmenlerden, OHAL süresine, asgari ücrete pek çok konuda önemli açıklamalarda bulundu. Canikli, toplantıda yeni eğitim ve öğretim yılı ile ilgili değerlendirmenin yapıldığını belirterek, eğitim ve öğretimdeki sorunlar ve çözüm önerilerinin gündeme geldiğini ve enine boyuna bütün boyutlarıyla ele alındığını ifade etti. Yaklaşık 18 milyon öğrencinin bugün eğitime başladığını anlatan Canikli, öğrencilere yeni eğitim ve öğretim yılında başarılar diledi. Toplam örgün eğitimde 18 milyonun üzerinde öğrencinin olduğunu söyleyen Canikli, bunların lise ve ortaokul dağılımında 1 milyon 399 bin öğrencinin Anadolu Lisesi, 102 bin öğrencinin Fen Lisesi, 32 bin öğrencinin Sosyal Bilimler, 13 bin 849 öğrencinin Güzel Sanatlar Lisesi’nde eğitim gördüğünü söyledi. İmam Hatip Ortaokul ve liselerinde eğitim gören öğrenci sayısının yaklaşık 1 milyon 100 bin olduğunu belirten Canikli, toplam olarak örgün eğitimde 18 bin 43 bin 15 öğrenci olduğunu ifade etti. Canikli, kursiyer öğrenci sayısı ilave edildiğinde toplam öğrenci sayısının 26 milyon 700 bine çıktığını dile getirdi.
Canikli, "Terörle mücadele, FETÖ ile mücadele çerçevesinde ve genel olarak terör örgütleriyle mücadele çerçevesinde terör örgütleriyle ilgili ve bağlantılı olduğu düşünülen diğer kamu görevlileri ile birlikte öğretmenlerde memuriyetten çıkarma, açığa alma işlemi gerçekleştirildi. Bugüne kadar 27 bin 715 öğretmen ihraç edildi. Bugün itibarıyla 9 bin 464 öğretmen açığa alınmıştır. Bunların soruşturmaları devam etmektedir. Bu öğretmenlerden bir bölümü geçtiğimiz günlerde görevlerine iade edilmiştir. Bir başka ifadeyle açığa alma işlemi iptal edilmiştir. Bu soruşturmanın bittiği anlamına gelmiyor. Bu öğretmenlerle ilgili soruşturmalar devam ediyor. İade işlemi, sadece soruşturmanın selameti için açığa alınma işlemi gerekçesi bu öğretmenler için ortadan kalktığı için gerçekleşmiştir. Bu soruşturmanın sonucunda da gereken işlemler tesis edilecektir. Bu kişilerin terör örgütleriyle bağlantıları tespit edilirse, daha öncekilerde olduğu gibi memuriyetle ilişikleri kesilecek, kamudan çıkartılacaklardır" diye konuştu.
Canikli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu çerçevede 455 öğretmen göreve iade edildi. Bunların 419 tanesi Tunceli’den, 36 tanesi de farklı illerde görev yapanlar. Bu 36 kişinin farklı illerde görev yapan bu öğretmenler FETÖ, PYD bağlantılı olduğu iddiaları nedeniyle açığa alınmışlardı. Yapılan soruşturmada bunların bu örgütlerle bağlantıları olmadığı anlaşılmış, görevlerine iade edilmişlerdir."
Önümüzdeki dönemde eğitim ve öğretimle ilgili bazı önemli kararların verildiğini belirten Canikli, "Mesleki eğitimde önümüzdeki dönemde çıraklık eğitimi zorunlu eğitim kapsamına alınacak. Staj zorunlu hale getirilmiş olup, staj sonrası sınav yapılacaktır. Staj ücretlerinin 2 bölü 3’ü devlet tarafından karşılanacaktır. Okul atölyelerinde ve işletmelerinde staj yapan öğrenciler iş kazası ve meslek hastalıklarına karşı sigortalanacaklardır. Farklı meslek lisesinden mezun olan öğrencilere teknisyenlik ünvanı verilecektir. Çıraklarımızın zaman zaman gündeme gelen, bu faaliyeti sürdürürken ortaya çıkan mağduriyet iddialarının giderilmesi için önemli bir karardır" ifadelerini kullandı.
"3 BİN KAZADA 129 KAZADA 103 VATANDAŞIMIZ HAYATINI KAYBETTİ"
Bayram süresince trafik güvenliği konusunun toplantıda ele alındığını belirten Canikli, "Bu Kurban Bayramı’nda son derece geniş kapsamlı tedbirler alınmıştır. Bu tedbirler hayata geçirilmiştir. Bunlara rağmen 9 günde ülke genelinde 3 bin 129 adet kaza meydana gelmiş, 103 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir, 7 bin 175 kişi de yaralanmıştır. 326 bin 317 sürücü durdurularak kontrol edilmiş, 13 bin 646 sürücüye ve 41 bin 471 plaka olmak üzere toplam 55 bin 117 araca ceza olarak 16 milyon 153 bin 956 lira ceza kesilmiştir. Bu bayramda trafiğe çıkan araç sayısı geçen yıla göre yüzde 6’lık bir artış göstermiştir. Kaza sayısında bir önceki yıla göre yüzde 6’lık azalma söz konusudur. Aynı dönemde bir önceki yıla göre bu kazalarda hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısında da yüzde 27’lik bir azalma söz konusudur. Bu dönemde alınan tedbirler ve önlemlerle bu rakamlar ortaya çıkmıştır. Temel hedefimiz, kuşkusuz en aza indirmektir. Bununla ilgili çalışmalar bundan sonra da devam edecektir" diye konuştu.
"KAMUDA CİDDİ BİR REFOFMA İHTİYAÇ VAR"
Kamuda tasarruf meselesinin de toplantıda ele alındığına dikkati çeken Canikli, "Bütçe ödeneklerinden ne kadar tasarruf yapılacağı konusundaki çalışma devam ediyor. Maalesef kamuda genel olarak bu anlamda bir tasarruf alışkanlığının olduğunu söylemek mümkün değil. Bütçenin hazırlanış biçimi, tasarrufu değil tam tersine daha çok harcamayı içeren özellikler içermektedir. Kurumlar, bütçe yapma tekniği nedeniyle bürokrasi ve kamu içinde bulunulan cari harcama rakamlarını yukarıya çekmektedir. Mutlaka bu yöntemin değiştirilmesi gerekiyor. Kamuda ciddi bir reforma ihtiyaç olduğu, yeniden biraz daha farklı bir bakışla bu reform çalışmalarının yürütülmesi gerektiği kararı ortaya çıktı. Kamunun gerçek anlamda etkin hale getirilmesi, aşırı harcama eğiliminin törpülenmesi, kaldırılması, kamunun ekonomideki payının düşürülmesi hedefleniyor" diye konuştu.
Canikli, kamunun ekonomideki payının 8 puan azaldığını belirterek, şu ana kadar yapılan çalışmaların daha da hız kazandırılarak devam ettirileceğini ifade etti.
ASGARİ ÜCRETLE İLGİLİ YAPILACAK DÜZENLEME
Asgari ücret ile ilgili olarak değerlendirmede bulunan Canikli, "Mart ayında vergi rejimimiz nedeniyle matrahın artması neticesinde bir sonraki vergi dilimine girmeleri nedeniyle bazı asgari ücrete yakın gelir elde edenlerin net elde edecekleri asgari ücretin bin 300 TL’nin altına düşme ihtimali söz konusuydu. Onunla ilgili çalışmalar da son aşamaya geldi. Tedbirler alındı, kararlar verildi. Açıklamasını Sayın Başbakanımız yapacak nasıl düzenleme yapılacağı konusunda" dedi.
Canikli, terörle mücadele konusu ile ilgili genel bir değerlendirmenin yapıldığını ve kararlılığın bir kez daha ifade edildiğini de söyledi.
Canikli, konuşması sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. FETÖ ile mücadele kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarında mağduriyetlerin giderilmesi konusunda kriz masalarının oluşturulacağının hatırlatılması üzerine Canikli, "Bununla ilgili valiliklerimiz bünyesinde illerde, Başbakanlığımız bünyesinde merkezimizde oluşturuldu. Bu talepler yapılabiliyor. Bu talepler illerden Başbakanlığa aktarılacak. Buradaki temel hedefimiz sıfır adaletsizlik ve haksızlık noktasını yakalamak istiyoruz. Gelen tüm talepleri bütün ayrıntılarıyla yeniden değerlendiriyoruz, detayına inerek. Şu ana kadar illere yapılan müracaatların tamamı gelmediği için sayı söyleyemiyoruz ama kamuoyuna yansıdığı gibi çok büyük talepler yok. Gelen talepler, şu ana kadar intikal eden binin altında ama bundan sonraki süreçte belki hız kazanabilir. Kendi durumunun yeniden gözden geçirilmesiyle ilgili başvurular artabilir, önemli değil, hepsini tek tek inceliyoruz. Değerlendireceğiz ve sonuçlandıracağız. Herhangi bir adaletsizliğin ortaya çıkmaması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz" şeklinde konuştu.
İSTANBUL’DA BİR HEMŞİRENİN KIYAFETİ NEDENİYLE DARP EDİLMESİ
İstanbul’da bir hemşirenin kıyafeti nedeniyle darp edilmesine ilişkin soru üzerine Canikli, "Çok vahim bir hadise. Bir vatandaşımızın böyle bir olayla, saldırıyla karşı karşıya kalması. Çok vahim bir hadise. En kararlı şekilde üzerine gidilmesi gerekiyor yasalar içerisinde. Bu tür fiillere yönelik olarak hukuk sistemimizde bunların tutuklanması gibi bir durum söz konusu değil. Buna benzer hadiselerde tutuklamayı zorunlu hale getirecek bir çalışma Adalet Bakanlığımız tarafından yapılıyor, bu tür fiziki saldırılar vuku bulduğunda. Bunun için yasal bir düzenleme gerekiyor. Bu çalışma tamamlandığında buna benzer hadiselerin tekrarlanmaması için, caydırıcılık sağlanması için bununla ilgili yasal süreci gerçekleştireceğiz ve tamamlamış olacağız" ifadelerini kullandı.
İNCİRLİK ÜSSÜNE ZİYARET
İncirlik Üssü’ne ilişkin soruya Canikli, "Ziyareti, 1915 olayları ile ilgili olarak, Almanya Parlamentosu’nun aldığı karar nedeniyle ziyaret vermemiştik. Alman Parlamentosu’nun bu gerçek dışı kararı nedeniyle böyle bir politika uygulamıştık. Daha sonra Sayın Merkel’in bir açıklaması olmuştu, alınan bu kararın hukuki değil siyasi bir karar olduğu yönünde. Bu da bu noktada bizim beklentilerimizi karşılayan bir açıklama. Sayın Merkel bu açıklamasında yapılan araştırmalar ışığında tarihi bir karar değil, tamamen siyasi gerekçelerle alınmış bir karar olduğunu ifade etmiştir. Bu da bu anlamda bizim beklentilerimizi karşılamıştır. Bundan sonra talepleri olması halinde Alman parlamenterlere, milletvekillerine izin vereceğiz. Ekim ayında ziyaret etmeleri hususunda da Dışişleri Bakanlığımız tarafından gerekli izin verilmiştir. Bunları kullanıp kullanmayacaklarını bilmiyoruz, somut olarak izin verilmiştir" cevabını verdi.
YENİ ÖĞRETMEN ATAMASI
İhraç edilen öğretmenlerin yerine atama yapılıp yapılmayacağına ilişkin soruya Canikli, "Yeni 20 bin öğretmenin alınmasına ilişkin sınav süreci devam ediyor. Mülakatlar şu anda yapılıyor. 10 Ekim itibarıyla tamamlanmış olacak. 10 Ekim’de yeni 20 bin öğretmen işbaşı yapılabilir hale gelecektir. Görevden ihraç nedeniyle ortaya çıkan problem, 20 bin öğretmenini alınması suretiyle bu sorun olmaktan çıkacaktır" karşılığını verdi.
OHAL’in sona erip ermeyeceğinin sorulması üzerine Canikli, "Bu konuyla ilgili aldığımız bir karar yok şu anda. Uzatılması ve uzatılmaması noktasında aldığımız herhangi bir karar yok. Önümüzdeki günlerde oturup konuşacağız ve bu kararı vereceğiz" dedi.
Kredi kartına taksit uygulamasının son virajda olduğunu belirten Canikli, gerekli toplantılar ve görüşmelerin yapıldığını ifade etti. Şu an itibarıyla görüşlerin beklendiğini anlatan Canikli, bunun netleşmediğini, sürecin tamamlanmadığını ifade etti. Canikli, şu ana kadar kamuoyunda konuşulanların tahmin ve temenniden ibaret olduğunu dile getirdi. Hukuken sonuçlanmış bir durumun olmadığını belirten Canikli, önümüzdeki hafta içerisinde bu kararın yayınlanma aşamasına gelebileceğine işaret etti. Belediyelere kayyım atanmasına ilişkin soruya Canikli, "Belediyelere kayyım ataması terör örgütüne destek sağlamaları nedeniyle yapılmaktadır. Burada öncelikle böyle bir tespit ne zaman yapılırsa, bu düzenleme çerçevesinde oraya kayyım atanacaktır. Bundan sonra başka belediyelerin de terör örgütlerine destek yapıp yapmayacakları noktasında onu söyleme imkanına sahip değiliz ama böyle bir tespit olursa, kayyım atanan diğer belediyeler gibi, terör örgütlerine kaynaklarını tahsis ederek destek sağlarlarsa aynı işleme tabi olurlar. Bu bir defaya mahsus alınmış bir karar değil" cevabını verdi.
(İHA)
19 Eylül 2016 Pazartesi 20:18
Son Güncelleme: 19.09.2016 21:04