Maliye Bakanı Naci Ağbal, araç fiyatlarına ’50 bin artış gelecek’ iddialarının doğru olmadığını belirterek, “Bunların hepsi külliyen yanlış değerlendirmelerdir. Hiçbir şekilde piyasaya, piyasada ifade edilen şekilde artış planımız söz konusu değildir" dedi.
TBMM Genel Kurulunda Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı görüşmelerinde yaptığı konuşmada Maliye Bakanı Ağbal,
Anayasa Mahkemesi’nin 2015 yılı bütçesinin bazı kısımlarını iptal ettiğini belirterek, Bakanlık olarak iptal edilen kısımları incelediklerini söyledi. Ağbal, "Anayasa Mahkemesi 2015 yılı Bütçe Kanunu’na ilişkin değerlendirme yaparken, ilgili Bütçe Kanunu’nda verilen yetkileri iki noktada değerlendirmeye tabi tuttu. Bunlardan en önemlisi, bütçe hakkı. Burada bizim Anayasalarımıza bütçe hakkı açıkça ifade edilmemekle birlikte, bütçe hakkı kavramının çerçevesine bazı temel düzenlemeler yapılmıştır. Anayasa’nın 161. maddesiyle başlayan bölümünde bütçe hakkının bir takım belirlemeler yapılmıştır. Bütçe hakkına ilişkin olarak Anayasa’nın 161. Maddesinde verilen yetkiye dayanılarak Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu çıkarılmıştır" ifadelerini kullandı.
Bakan Ağbal, bütçe hakkına ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi’nin değerlendirme yaptığını belirterek, Anayasa Mahkemesi iptal kararına gerekçesinde yetkinin kısmen çerçevesinin belirlenerek yürütme organına bırakılabileceğini tespit ettiğini ifade etti. Ağbal, "5018 sayılı Kanunun 21. maddesinde aktarma iki düzeyde belirlenmiştir. 5018 sayılı kanun bunun ’idare bütçeleri arasında aktarma kanunla yapılır’ şeklinde belirtmiş. Anayasa Mahkemesi verdiği kararda, bu şekilde kamu idareleri arasında aktarma yapılacaksa, mutlaka ve mutlaka çerçevesinin belirlenmesini istiyor. Kamu idareleri arasında ödenek aktarımı hususunda bunun kanunla yapılacağını koruyoruz, burada Anayasa Mahkemesi kararını dikkate alarak şu değişikliği yapıyoruz: ’Yürütme organı olarak Maliye Bakanı bir yıla ilişkin genel bütçe ödeneklerinin yüzde 10’unu geçmemek üzere kurumlar arası aktarım yapılabilecek’. Yetkinin kim tarafından kullanılacağı Bütçe Kanunu’nda belirlemiş oluyoruz. Kamu idareleri arasında yüzde 10’u aşan bir ödenek aktarma ihtiyacı olduğunda bununda Kanunla yapılacağını karara bağlayalım" şeklinde konuştu.
Anayasa Mahkemesi kurum içi aktarımı konusunda yetki devrini kabul ettiğini söyleyen Ağbal, "Özellikle kamu kurum içi aktarımlarda yüzde 20’yi aşan durumlarda Maliye Bakanlığı’na yetki veriyoruz. Yüzde 20’ye kadar kurumların kendileri yapabilecek, yüzde 20’yi aşan kısımlarda Maliye Bakanlığı yetki kullanabilecek. Bütçe Kanunları’nda bir oran belirleme ilkesinden vazgeçelim, 5018 sayılı kanunda yüzde 20’yi belirleyelim" diye konuştu.
Özel Tüketim Vergileri’ne ilişkin açıklama yapan Ağbal, "Halihazırda otomobiller üzerinden alınan Özel Tüketim Vergisi’nde alınacak vergiyi belirleyen tek etmen motor silindir hacmi. Burada yapmış olduğunuz değişiklikle şu ana kadar sadece motor silindir hacmine dayalı vergileme sisteminden, bu husus yerinde kalmak şartıyla bunun dışındaki motorlu aracın fiyatı yeni bir vergileme unsuru haline getiriliyor. Yine aracın cinsi, sınıfı, üst yapı ve gövde tanımı, istihab haddi ve yük taşıma kapasitesi bunlarda vergileme ölçütü olarak sisteme ilave ediliyor. Vergide adaleti sağlamak, vergilemede ödeme gücünü hayata geçirmek, bunu daha görünür hale getirmek ve vergilemede teknolojideki değişimi dikkate almak üzere değişiklik yapıyoruz. Çevreci yaklaşımlar son dönemde ilgi çekmekte. Burada komisyonumuzda uygun görülürse emisyon türü ve değeri, emisyona dayalı bir vergi sistemi getirmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Araç fiyatlarında artışa neden olacak iddialarına da karşı çıkan Ağbal şunları söyledi:
"Herhangi bir şekilde motorlu araç fiyatlarında, araç satışlarında ’50 bin artış gelecek’ bunların hepsi külliyen yanlış değerlendirmelerdir. Hiçbir şekilde piyasaya, piyasada ifade edilen şekilde artış planımız söz konusu değildir. Burada yapılan uzun yıllardır sektörle de konuşarak, getirdiğimiz sisteme ilişkin bir değişikliktir. Araçlar segment olarak ve çeşit olarak çığlık farklılaştı, vergi sistemi mevcut sistemi ile kavrayamıyor. Sadece motor silindir hacmine dayalı bir sistem aslında sistemin sürdürülebilirliği önünde engel. Türkiye’de mevcut vergileme sitemi, Türkiye’ye özel araç üretimini doğuruyor."
(İHA)