İçişleri Bakanlığı’nca, 11 Eylül’de Diyarbakır’ın Sur İlçe Belediyesi dahil 28 belediyeye kayyum atadı. Bu tarihte Diyarbakır’ın Sur İlçe Belediyesi’ne kayyum olarak atanan Diyarbakır Vali Yardımcısı Bilal Özkan, sokağa çıkma yasakları ve çatışmalarla gündeme gelen ilçede fizibilite çalışması yaptırdı. İlçe halkı ve esnafın kan ağladığını gören Özkan, halkın ve ilçe esnafının isteklerine öncelik verdi. Çatışmalar nedeniyle zarar gören tarihi mekanların restorasyonuna hız veren Özkan, aynı zamanda belediyenin içinden çıkılamaz hale gelen mali işlemlerine de yoğunlaştı. Kasada bulunan para ile borç arasında uçurum olduğunu gören Özkan, önceliği mali tabloyu düzeltmeye verdi. 98,5 milyon borçla aldığı belediyede işçilerin şu ana kadar ikramiyelerini alamadığını öğrenen Özkan’ın ilk talimatı, ikramiyelerin ödenmesi oldu. Sur’un Türkiye’nin en önemli merkezi haline getirmeyi hedefleyen Özkan, bunun için geliştirdiği projeleri de bir bir hayata geçirmeye başladı.
"ZORLUĞUNU DÜŞÜNMEDİM, ŞEREF DUYDUM"
Göreve geldiği günden bu yana yaptığı çalışmalarla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Özkan, görevin kendisine verilmesi konusunda içine herhangi bir korku düşmediğini, bundan şeref duyduğunu bu nedenle verimli olmaya çalıştıklarını söyledi. Sokağa çıkma yasaklarının vatandaşları, oluşan terör ortamından korumak için alındığını belirten Özkan, göreve geldiklerinde kendilerini en çok zorlayan durumun çarpık mali işlemlerin olduğunu dile getirdi. Özkan, "Öncelikle Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı’mızın Sur ilçesinde yürütmüş olduğu 7 ayrı mahallede süren proje var. Bunun yanında Gazi Caddesi için sağlıklaştırma çalışması projesi var. Yine devamında Sur ilçemizin içerisinde Dicle Vadisi projesi var. Bunlar Diyarbakır’ın vizyon projeleri. Biz bu projelere ortak olmayı el birliği halinde bu işi götürmeyi ve süreci daha da hızlandırmayı hedefledik. Bizim yıkım işlemini yapan firmadan aldığımız bilgiye göre hafriyat işlemlerinin 4-5 ay içerisinde tamamen tamamlanması düşünülüyor. Bizi en çok zorlayan durum belediyede karşılaştığımız çarpık mali ve insan kaynakları tablosu oldu. Yani işlemeyen, kimin ne iş yaptığı belli olmayan, hantallaşmış borca batmış ve asla hizmete yönelmemiş bir belediye ile karşılaştık. Bunu çözmede, yeniden organize etmede oldukça mesai harcadık, önemli bir aşama kat ettiğimizi düşünüyorum. Yaklaşık 2 ay oldu, bu süreçte belediyemizi rayına oturttuk. Köylerimizin altyapısını, belediyemizin rutin işlemleri, proje hizmetleri şu an da güzel bir şekilde işlemeye başladı” dedi.
"BORÇ 98,5 MİLYON LİRA, KASADA 150-200 BİN LİRA VAR"
Belediyenin hesaplarında kurum için çok önemli olmayacak 150-200 bin liralık bir bakiye ile karşılaştıklarını aktaran Özkan, şunları kaydetti:
“Belediyenin borcuna gelince, yaklaşık 98,5 milyon lira borcu olan bir belediye var işin içinde. Bunun 60 milyon civarı kamu borcu, bir kısmı işçilerimize olan ikramiye borçları. Sur Belediyesi kurulduğundan beri işçilerin hakkı olan yasal ikramiyeler var, yılda 3-4 defa ödenen, onlar hiç ödenmemiş. Tamamı içeride alacak olarak bırakılmış. Sözde, işçinin emekçinin hakkını savunan bir yapının böyle bir davranışının o yapının gerçek yüzünü ortaya koyduğunu düşünüyorum. Biz geçen hafta içerisinde Sur Belediyesi tarihinde ilk defa olarak işçilerimizin ikramiyesini ödedik. Bundan sonra da ödemeye devam edeceğiz.”
“TARİHİ MEKANLAR RESTORE EDİLİYOR”
Sur’un içerisinde bölücü terör örgütü ile yapılan mücadele çerçevesinde zarar gören ve terör örgütü tarafından yakıma, yıkıma uğratılan tarihi değerlerin bulunduğunu kaydeden Özkan, şunları söyledi:
“Fatih Paşa Cami yani Kurşunlu Cami, Dört Ayaklı Minare, hanlar, Cumhuriyet Ortaokulu gibi binalar bunların başında geliyor. Örnek vermek gerekirse, Kurşunlu Cami ile ilgili restorasyon çalışması başladı geçtiğimiz aylarda. 2017 yılının Mart ayında bitecek iş takvimine göre. Bu çalışma Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından yürütülüyor. Dört Ayaklı Minare ve Şeyh Mutahar Camisi’ni birlikte düşündüğümüzde fazla bir hasarı görülmüyor. Etrafındaki riskli binaların kaldırılması ile beraber vatandaşların hizmetine açılacak. Hasarlı binaların tamamının restore edilip yeniden Diyarbakır kültürel mirasına kazandırılması için gerek Vakıflar Bölge Müdürlüğü gerek Kültür Bakanlığı, gerekse Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı’mız tarafından çok ciddi çalışmalar yürütülüyor.”
“ÇATIŞMALARDA ESNAF BÜYÜK ZARAR GÖRMÜŞ”
İlçe esnafının operasyonlar zamanında büyük zarar gördüğünü ifade eden Özkan, “Terör örgütü esnafımızı da vurdu. Bu anlamda, esnafımızla sürekli bir araya gelip görüşüyoruz. Özellikle esnafımızın bizden istediği, Hasanpaşa Hanı’nın önü başta olmak üzere Gazi Caddesi’nde bir iyileştirme çalışması. Orada, yol kaldırım ve yeniden bir ışıklandırma çalışması yapacağız ki geceleri vatandaşların daha rahat girip çıkabildiği bir cadde haline gelsin esnafımızın iş yapma süresi uzasın. Onun haricinde yoğurt pazarında belediyemize ait dükkanlar var. Oradaki kiracı esnafımızın bizden talebi olmuştu. Operasyonlar zamanında dükkanların kapalı olduğu dönemlerle ilgili kendilerine eski belediye yönetimi tarafından kira tebligatında bulunulmuş. Biz esnafımız ile görüştük, gereken çalışmaları yaptık. O süre için biz esnafımızdan kira almayacağız, yani vatandaşımızın elini bu şekilde rahatlatacağız” dedi.
“HALK ATAMADAN MEMNUN”
Özkan, daha sonra Sur ilçesinde esnaf gezisinde bulundu. Burada esnafla bir araya gelip vatandaşların da sorunlarını dinleyen Özkan, talepleri not alarak sorunların en kısa zamanda çözüleceğini söyledi. Ziyaret sırasında vatandaşlar da, “Önceki belediye yönetiminin çalışması faydaları, insanlar için pek yoktu. Bizim beklentimiz insanlara yarar sağlamaları, şehre hizmet yapmaları. Ben sur mağduruyum. Bizim mahalle hala yasak. Eskiler bizi yandırdı, gerçek bu. Şimdiki yönetimden çok şey bekliyoruz. Allah muvaffak etsin” diye konuştu.
Özkan, daha sonra bir vatandaşın yasına katılarak kendilerine baş sağlığı dileyip dua okudu.
(İHA)