Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın düzenlediği “Tecrübe Konuşuyor Kahramanlar” etkinliği, 10 Kasım 2016 akşamı Mersinlilerle buluştu. Ankara ve İstanbul’da darbe gecesi sokaklara ve meydanlara çıkarak, kalkışmayı önlemek için mücadele edenlerden, Türkiye genelinde tanınan Abdullah İrgin, Adviye Gül İsmailoğlu, Mehmet Köse, Muhammed Irmak ve Danyal Şimşek, Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte Mersinlilerle bir araya geldi. İsmail Hakkı Ürün moderatörlüğünde gerçekleşen etkinliğe, Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, il protokolü ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Tüm koltuklara Türk bayrakları yerleştirilen etkinlik, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kur’an tilaveti ile başladı. Kum sanatı etkinliklerinin de yer aldığı etkinlikte bir konuşma yapan Vali Çakacak, 15 Temmuz ruhunun son derece önemli olduğunu söyledi. Kurtuluş Savaşı Ruhu ve Çanakkale Ruhu’na dikkat çeken Çakacak, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde sokaklara, meydanlara inerek, hainlere ‘dur’ diyen, milletin vergisiyle alınan tanklar, tüfekler ve uçaklarla millete ateş eden teröristlere, kurşunlara hedef olsalar da geçit vermeyen Türk milletinin, 15 Temmuz gecesinde bir kez daha Çanakkale Ruhu’nu tüm dünyaya gösterdiklerini söyledi. Çakacak, “İçeriden ve dışarıdan hainler, maalesef bu milletin başına bir çorap örmek istediler, 15 Temmuz’da millete silah sıktılar. Ama bu millet onun da üstesinden geldi. Asker üniforması giymiş teröristler, dışarıdaki hainlerle birleşerek bu ülkeyi bölüp, iç savaş çıkararak işgale hazırlamaya kalktılar. 15 Temmuz, basit bir darbe girişimi değildi. Ülkenin bölünüp, iç savaş çıkarılarak işgal ortamına hazırlanmasıydı. Ama bu millet asla boyunduruk altında yaşamamıştır ve yaşamayacağını da bir kere daha o gece bütün dünyaya göstermiştir” dedi.
“KAHRAMAN DEDİĞİNİZ İNSANLAR, O PENSİLVANYA’DAKİ SOYTARININ TÜRKİYE’DEKİ KÖPEĞİNİ ÖLDÜREN ÖMER HALİSDEMİR’DİR KAHRAMAN, BEN DEĞİLİM”
Başkan Kocamaz’ın da konuştuğu gecede, kum sanatı gösterileri ve şarkılar da yer aldı. Etkinlikte daha sonra o gecenin kahramanlarından 5 isim, yaşadıklarını ve duygularını anlattılar. Edirne’de yaşayan ancak 15 Temmuz’da Ankara’da bulunan ve darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı’na giren kişi olarak tanınan Abdullah İrgin, kendisine kahraman denilmesine karşı çıkarak, “Ben kahraman değilim. Asıl kahramanlar, Şırnak’ta, Hakkari’de, Diyarbakır’da, Ankara’da, İstanbul’da bu vatanın bölünmez bütünlüğü için şehadet şerbeti içen insanlardır kahramanlar, ben değilim. Kahraman dediğiniz insanlar, o Pensilvanya’daki soytarının Türkiye’deki köpeğini öldüren Ömer Halisdemir’dir kahraman, ben değilim” diye konuştu.
Kalkışma başladıktan sonra Genelkurmay Başkanlığı’na giderek, yaklaşık 50 kişiyle birlikte Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı kurtarmak için karargaha girdiklerini söyleyen İrgin, içeride tek tek kapıları zorlayarak Akar’ı aradıklarını belirtti. İrgin, bu sırada, karargahın kapısında bekleyen insanlara askerler tarafından ateş açıldığını ve çok sayıda kişinin orada şehit olduğunu dile getirdi. Kendisinin de Akar’ın odasından kapının arkasından açılan ateşle kolundan ve ayağından vurulduğunu anlatan İrgin, o geceye ilişkin tek pişmanlığının karargahın kapısını kırarak devlet malına zarar vermek olduğunu ifade ederek, bunu da ödeyeceğini vurguladı.
Darbe gecesinde İstanbul’da annesiyle birlikte sokağa çıkan ve kurşunlara hedef olarak gazi olan 14 yaşındaki Adviye Gül İsmailoğlu da evde ailesiyle birlikte olayları televizyondan izlediklerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısının ardından annesiyle birlikte abdest alarak sokaklara çıktıklarını anlattı. Saraçhane’ye gittiklerini belirten Adviye, “O hainler bizim korkup geri çekilmeyeceğimizi, yanımızdan geçen yaralı ve ölüleri görüp eve gitmeyeceğimizi anlayınca tamamen taramaya başladılar. Hiç bakmadan, başımıza, gövdemize, kolumuza, bacağımıza sıktılar. Yaralamaya değil, tamamen öldürmeye ve zarar vermeye yönelik sıktılar” ifadelerini kullandı.
5 dakikada tank kullanmasını öğrenen kişi olarak simge haline gelen, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde görevli kamyon şoförü ve vinç operatörü Mehmet Köse ise darbe girişimi sırasında görevde olduğunu, darbecilerin kullandığı tankları ve zırhlı araçları vatandaşların ele geçirmelerinin ardından, bu araçların bulundukları yerlerden çekilmesi talimatını aldıklarını söyledi. Belediyeden getirdikleri 30 tonluk vincin, 50-60 tonluk tankları çekmesinin mümkün olmadığını dile getiren Köse, “Bunun üzerine tek çare, bu araçları kullanmaktı. Ben de tanka binip çalıştırdım. Arkadaşlar ‘5 dakikada çalıştırdı’ yazmışlar ama ben daha kısa sürede çalıştırdım” şeklinde konuştu.
“Bu hainler, acaba bize ve oradaki insanlara silah sıktıkları gibi PKK’ya da sıktılar mı, çok merak ediyorum” diyen Köse, duygusal anlar yaşadı.
Etkinliğe katılanlar, sık sık alkışlarla simge isimlere destek verirken, Türk bayrakları da ellerinden hiç düşmedi.
(İHA)