Van’da buluşan 16 ilden 181 aşiret temsilcisi, terör saldırıları ve "İngiltere’nin aşiretlere para dağıttığı" iddiasına ortak bildiriyle tepki gösterdi. Van’da bir otelde bir araya gelen aşiret temsilcileri ve kanaat önderleri adına hazırlanan ortak bildiriyi İskender Ertuş okudu. Davetin başlıca amacının İngilizlerin kendilerine ağır ithamlarda bulunarak devletin ve milletin arasına nifak tohumlarını ekmesini önlemek olduğunu dile getiren Ertuş, "Biz aşiretler, en sağlam köklerini Selahaddin Eyyübi’den alan ve Osmanlıdan süregelen örf, adet ve geleneklerimiz ile yaşayan, hiç kimseye boyun eğmeyen ve aynı zamanda hiç kimsenin hak ve hukukunu çiğnemeyen bir milletiz. Nasıl ki Osmanlı’nın kuruluşundan beri atalarımızın devletine karşı olan bağlılıkları ve sadakatleri tartışma konusu dahi olmamışsa, bizim de devletimize karşı bağımlılıkta en ufak bir gevşeme ve sadakatte ihanetin ‘i’si dahi tartışma konusu olamaz. Biz devletimizin her karış toprağıyla ve milletimizin her ferdiyle bir bütünüz ve bu bütünlüğümüz Allah’ın izniyle ilelebet sürecektir. Güya ikinci darbe olacak diye milletin içine korku salıp ve her şeyi karmakarış hale getirmeye çalışan İngilizlerin ve bu ihanet odakları ve bunun neticesinde biz aşiretlerin buna alet etmeleri, aslında İngilizlerin ve diğer ihanet odaklarının ihanetlerini gerçekleştirmede ne kadar da çaresizlikler içinde olduklarının bir göstergesidir. Tabi bu çaresizlikleri onları bu tür senaryolara itip, halk içerisinde korku endişe ve güvensizlik oluşturmak amacı hedef alınmıştır. Ama şu çok iyi bilinmeli ki; devletimize milletimize olan sevgimiz, sadakatimiz ve bağlılığımız Allah’a şükür bizi hiçbir zaman satılık bir millet haline getirmedi ve bundan sonra getirmesi dahi söz konusu olamaz" dedi.
"PKK TERÖR ÖRGÜTÜNÜN EYLEMLERİNİ LANETLİYORUZ"
PKK terör örgütünün eylemlerini lanetleyen İskender Ertuş, "Bizler bölgenin aile büyükleri ve kanaat önderleri olarak, ülkemizin varlığına ve milletimizin iradesine kasteden içerideki ve dışarıdaki terör örgütlerine karşı duruşumuzu ve mücadele azmimizi ifade etmek için burada toplandık. Bizim için devletimizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü, tartışma konusu yapılamayacak, vazgeçilmez bir durumdur. Bizi parçalamayı, birbirimizden ayırmayı amaçlayan her teşebbüs karşısında irademizi ortaya koyacağız ve sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu geçmişte böyleydi, bundan sonra da böyle olacak. PKK terör örgütünün eylemlerini lanetliyoruz. Terörün karşısında meşru siyasetin yanında saf tutmakta kararlı olduğumuzu beyan ediyoruz. Silahlı bir terör örgütünün, bölge insanının geleceğini tahakküm altına almasına rıza göstermeyeceğimizi açıklıkla ifade ediyoruz. Yaşadığımız 40 yıllık tecrübe, bütün milletimize ama terörün en çok da bölgede yaşayan insanlara zarar verdiğini gösterdi. PKK’nın silaha müracaatının makul bir izahı olmadığı gibi, bölge insanının beklenti ve istekleriyle de herhangi bir ilgisi yoktur. Terörün sona erdiği demokratik bir Türkiye, bölge insanının ve bütün milletimizin arzusudur. Çatışma ortamından elde edeceğimiz bir kazanç yoktur. Devletimizden beklentimiz ve isteğimiz, ülkemizdeki terör tehdidinin ortadan kaldırılmasıdır. Biz, terörle mücadelede devletimizin yanında yer almaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"BU ÜLKE HEPİMİZİNDİR"
Örgütün elindeki silahın başka güçlerin hizmetinde olduğunu ifade eden Ertuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Terör örgütü, Türkiye üzerinde emekleri bulunan dış güçlerin maşası durumundadır. Örgütün elindeki silah, başka güçlerin hizmetindedir. Türkiye’nin mevcut siyasi şartlarında bölge halkına ve ülkemize terör yoluyla zarar vermenin başka hiçbir gerekçesi ve manası olamaz. Bu şehirler, bu ülke bizimdir, hepimizindir. Şehirlerimizi ve köylerimizi terörün merkezi haline getirmek isteyenler cezasını bulacaktır. Ülkemizin büyümesini ve güçlenmesini hazmedemeyen güçler, birliğimize ve beraberliğimize zarar vermeyi hedeflediler. Onlar bu çabalarını yeni maşalar aracılığıyla devam ettirseler de bizim birlik ve beraberliğimizi bozamayacaklar. Geçmişte olduğu gibi bugün de üzerimizde hesap yapan tüm iç ve dış güçlerin hesaplarını boşa çıkaracağız. Bizimle ilgili hesap yapacak tek güç Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve parçası olmaktan iftihar ettiğimiz aziz milletimizdir. Son günlerde bir takım hesaplarla üzerimize atılan iftiralar ve hakkımızda yapılan karalamalar, bizi derinden yaralamıştır. Biz bu ülkenin asli sahipleri ve eşit vatandaşlarıyız. Vatan ve demokrasi sevgimiz, bize iftira atanların çok üzerindedir. Asgari ahlaktan yoksun bu iftiraların, 15 Temmuz’daki gayrı meşru darbe girişimi sonrasında yaşanan ortamdan kendilerine rol çıkartmak isteyenlerin işi olduğunu biliyoruz. Mesele söz değil, mesele geçmişte yaptıklarımız ve yarın yapacaklarımızdır. Bu düşüncelerle devletimiz tarafından tüm örgütlere karşı yürütülen topyekun terörle mücadelenin arkasında olduğumuzu ifade etmek istiyoruz."
HDP EŞ GENEL BAŞKANLARINA TEPKİ
HDP eş genel başkanlarını da eleştiren İskender Ertuş, "7 Haziran 2015 genel seçimlerinde ‘Kürt siyasetiyim’ diyen misyon; bizlere, ‘bu memlekette savaşı, gözyaşını ve kanı durduracağız, bizleri destekleyin’ tekliflerine karşılık, bu milletin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine yaklaşık 6 milyon oy ile destek sundu. Bu desteği, bu halkın halis duygularını maksadı dışında kullanmaya başladılar. Hendek siyasetini destekleyerek bizleri hayal kırıklığına uğratıp, akabinde parti eş genel başkanlarından Figen Yüksekdağ, ‘Biz sırtımızı dağa dayadık’ gibi söylemler kullanıp, diğer eş genel başkan Selahattin Demirtaş da ülkemizi Rusya, İngiltere ve Yunanistan gibi ülkelere şikayet ettiler. Siyasetleri bu olduğu sürece desteklerimizi alamayacaklarını ve bizi temsil etmediklerini bildirmek isteriz" diye konuştu.
"ÜLKEMİZDE SÜKUNETTEN, KARDEŞİKTEN YANAYIZ"
"İngiltere’nin aşiretlere para dağıttığı" iddiasına da cevap veren İskender Ertuş, şöyle devam etti:
“Ülkemizde ve özellikle bölgemizde son bir yıldır cereyan eden şiddet sarmalından tüm Türkiye halkı gibi bizlerde aşırı derecede tedirginlik hissediyoruz. Ülkemiz ve milletimiz yararına ne yapabiliriz noktasında biz bir toplantı gerçekleştirmeyi amaçladık ve bu toplantıdaki amacız, taraflara sükuneti itidalı ve bu şiddet sarmalından uzaklaşarak ülkemizi bir barış ortamının sağlanmasıdır. Özellikle son bir haftadır basına yansıyan Doğu ve Güneydoğu’daki aşiret reisleri ve kanaat önderlerinin sözde İngiliz hükümetinden para aldıklarını ve bölücü FETÖ terör örgütünü destekleyecekleri söylentileri bizleri derinden yaralamıştır. Tarihe baktığımızda 1890’larda Osmanlı İmparatorluğunun en zor döneminde bugün burada bulanan hemen herkesin dedesi Hamidiye Alayları bünyesinde yer alarak ülke savunmasında çok büyük katkılar sağlamıştır. Biz bölgenin kanaat önderleri ve aşiret liderleri olarak ülkemizde sükunetten, barıştan, kardeşlikten yanayız. Bu doğrultuda üzerimize düşen her türlü katkıyı sunmaya hazırız. Her türlü terör, darbe ve şiddete karşı olduğumuzu beyan etmek istiyoruz."
GENEL AF TALEBİ
Genel af talebinde de bulunan Ertuş, "Bizlerin devletimizden ricamız şudur, cumhuriyet öncesinden günümüze kadar birlikte kardeşçe yaşamış, Çanakkale’de omuz omuza savaşan halklar olarak ülkemize acilen barışın tesisinden yanayız. Dünya tarihinde savaşın galibi olmamıştır. En kötü barış ihtimali bile en iyi savaştan daha kazançlıdır. Ülkemizde genel bir af bu barışa katkı sağlayacağını umut ediyoruz" şeklinde konuştu.
Açıklanan ortak bildiriden sonra Karahan aşireti üyesi ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Karahan Uslu ve Ağrılı kanaat önderlerinden Savcı Sayan da birer konuşma yaptı.
(İHA)