Özhaseki, bilgi paylaşımında bulunmak için bu toplantıları yaptıklarını söyledi.
AK Parti’nin 19 yıllık iktidarında geçmiş hükümetlerle kıyaslandığı zaman her bir hükümet döneminde yapılan ayrı ayrı işleri kıyaslandıklarında hepsinden daha başarılı olduğunu vurgulayan Özhaseki, "Bu konuda zaten tartışma bile yapılmıyor. Ekonomide başarılı mıyız? Evet. Bitmiş bir ekonominin üzerine geldik, başarılıyız çok şükür. Ulaştırmada başarılı mıyız? Başarılıyız, rakamları söylememe gerek yok. Sağlıkta, çok şükür. Pandemi döneminde bile birçok ülkenin, Avrupa'da 'güçlüyüm' diyen ülkelerin sınıfta kaldığı bir ortamda, yüzümüzün akıyla bu işleri yaptık ve pandemi döneminde bile 30’a yakın sağlık tesisi açılışı yaptık." dedi.
Genel siyasetteki bu başarıların yanı sıra AK Parti'nin yerelde de başarıdan başarıya koştuğunu anlatan Özhaseki, AK Parti'nin girdiği 4 yerel seçimde birinci parti olduğunu hatırlattı.
Türkiye'de bin 389 belediyenin bulunduğunu, 803'ünün AK Parti'li belediyeler olduğunu aktaran Özhaseki, MHP’nin aldığı 230 belediyeyle yaklaşık 1030 belediyenin Cumhur İttifakı'na ait olduğunu vurguladı.
"Eser ve hizmet siyaseti yürütüyoruz"
Özhaseki, ilçeler ve beldeler bazında bakıldığında nüfusun yüzde 70'ine hizmet etmeye devam ettiklerini dile getirerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Neden genelde ve yerelde hala birinci partiyiz, her girdiğimiz seçimden hala birinci olarak çıkıyoruz? İşte bunu cevabının verilmesi önemli. Çünkü bizler, çok şükür bu milletin dilini konuşuyoruz. Eser ve hizmet siyaseti yürütüyoruz. Algı peşinde değiliz. Çünkü algılar uçucu, eserler kalıcı. Biz eser bırakmaya çalışıyoruz, hizmet etmeye gayret ediyoruz. Aynı zamanda ekip olarak tarihe karşı misyonumuzun olduğuna inanıyoruz. Medeniyetimize karşı bir misyonumuzun ve borcumuzun olduğuna inanıyoruz. İnsanımıza karşı bir borcumuzun olduğuna inanıyoruz."
AK Parti'li belediyelerin çok çalışarak şehirleri imar ettiğini, insanların duasını aldığını söyleyen Özhaseki şunları kaydetti:
"Birileri de algı peşinde koşmaya devam etsinler. Çünkü o algılar uçacak, hizmetler ve yapılan eserler ortada kalacaktır. Bunu hiç kimse unutmasın. Aslında biz sadece bu dönemde bu hizmetlere değil Türkiye'de yerel yönetimlerde adeta bir devrime, bir milada vesile olduğumuz için de sevinmeliyiz. Çünkü 1994 öncesinde bir belediyecilik anlayışı vardı. Genelde sola hakim olduğu yerlere dikkat eder. Herkes o günleri hatırlayacaktır, ideolojik, takıntılı bir belediyecilik anlayışı vardı. Hizmeti hiç düşünmezlerdi. Milletin beklentilerini göz ardı ederlerdi. Kafalarında sapkın bir ideoloji var, ona gitmek için belediyeleri bir vesile olarak görürlerdi. İşçileri adeta eylemden eyleme götürdükleri bir figüran olarak görürlerdi. Bunların hepsini yaşadık.”
“Zamanın ruhuna uygun olarak yapılması gerekenleri yapıyoruz"
Sosyal belediyeciliğin AK Parti ile evre geçirdiğini dile getiren Özhaseki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın işaret ettiği gönül belediyeciliği kavramının ortaya konduğunu anlattı. Özhaseki, AK Parti’nin kendisiyle yarıştığına dikkati çekerek şöyle konuştu:
"Zamanın ruhuna uygun olarak yapılması gerekenleri yapıyoruz. Çok şükür bu konuda da başarılıyız. Karşıdaki ana muhalefet ne yapıyor? Genelde ve yerelde iki tane stratejileri var. Çok net, her baktığınızda bunu rahatlıkla görebilirsiniz. Birisi Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti karşıtlığı. 'Recep Tayyip Erdoğan gitsin de ne olursa olsun.' AK Parti gidince ne olacak? Siz ne yapacaksınız? Milet sizi seviyor mu? Hayır. Oyunuzu artırıyor mu? Hayır. Onlarca yıldır muhalefettesiniz her gün bir yalanla ortaya çıkıyorsunuz hala size itibar eden kimse yok. Arkanıza düşen kimse yok. Ne yapacağınız da belirsiz. 'Dostlarımızla birlikte iktidar olacağız inşallah.' Kim o dostlarınız? Onu da söyleyemiyorlar. İYİ Parti'yi söylüyorlar, HDP'den utanıyorlar, arkada saklamaya çalışıyorlar. HDP'liler de kızıyor buna. 'Bizden niye utanıyorsunuz kardeşim? Ankara, İstanbul’u yoksa nasıl alacaktınız? Bizi de söylesenize.' diyorlar. 'Biz olmasak siz mahvolursunuz zaten.' diyorlar. 'Susun, neyse idare edin. Rahatsız olanlar var.' demeye çalışıyorlar. Sosyal politikalarınız ne olacak? Kültürel, gençlik, ekonomik politikalarınız nedir? Şu dostlarınızla yapacağınız iktidar için iki cümle söylesenize. Hayır, yok. Yıkım ekibi gibiler. Hele bir gidin siz. Bakarız canım, Allah kerim. Onlarla beraber Allah korusun iktidara gelirseniz HDP'ye hangi bakanlıkları vereceksiniz? İçişleri iyi mi? Milli Savunma mı, Gençlik mi, Milli Eğitim mi? Bunların hiçbirisine cevap yok."
"Bütün dünyaları algı üzerine kurulu"
Ana muhalefetin ikincisi stratejilerinin de algı operasyonları olduğuna değinen Özhaseki, "Bütün dünyaları algı üzerine kurulu. Algı ne demek? Yalan demek. Yüz kızartıcı bir iş, utanılacak bir iş. Düzgün, onurlu insanda olmaması gereken bir iş. Çünkü yapılmayanı yapılmış gibi, olmayanı olmuş gibi göstermek. İnsanları kandırmak için numara çekmek. CHP’den avukatlar istifa etti. 650 milyon lira civarında ajanslara sırf algı için para döküldüğünü söyleyerek istifa etti. Birinci işleri bunların bu ne yazık ki. Bütün dünyaları bunların üzerine kurulu." diye konuştu.
Son üç yılda taş üstüne taş koyan bir CHP’li belediye göremediklerini dile getiren Özhaseki, "Herhangi bir iş yapma niyetleri de becerileri de yok. Hiçbiri yok bunların. Müthiş bir şekilde algı operasyonu çekmeye devam ediyorlar. Allah var inkar etmeyelim, heykel açıyorlar arada bir." dedi.
Toplantıya 21 ilden 201 belediye başkanı, il başkanları, il yerel yönetimler başkanları, il kadın kolları başkanları, il gençlik kolları başkanları, büyükşehir meclis başkan vekilleri, il genel meclis başkanları katıldı.
Toplantının diğer oturumları basına kapalı olarak devam etti.