Rüzgar Çetin’e ‘Adli Tıp Raporu’ şoku

Beşiktaş’ta bir polisi şehit edip, bir polisin yaralanmasına yol açan ünlü yönetmen Sinan Çetin’in oğlu Rüzgar Çetin’in tutuklu yargılandığı davadaki bilirkişi raporunda iki polis memurunun kusursuz, sanık Çetin’in asli kusurlu olduğu belirtildi.
Yönetmen Sinan Çetin’in oğlu Rüzgar Çetin’in, Beşiktaş’ta 1 polis memuru şehit olmasına, 1 polis memurunun ise ağır yaralanmasına yol açtığı kazaya ilişkin yargılandığı davada, aylardır beklenen bilirkişi raporu mahkemeye ulaştı.
Adli Tıp Kurumu, İstanbul Trafik İhtisas Dairesi tarafından 9 Ağustos 2016 tarihinde, davanın görüldüğü İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen raporda olayın meydana geliş şekli ile bunların sonucunda ölümlü ve yaralamalı bir kaza meydana geldiği anlatıldı. 1 Trafik İhtisas Dairesi başkanı, 1 uzman ve 1 Trafik İhtisas Dairesi Mühendisi tarafından hazırlanan raporda, olay mahalli için “İki yönlü 3 şeritli asfalt kaplama yol, hava açık, zemin kuru, vakit gece ve aydınlatması mevcuttur” ifadeleri kullanıldı.
Raporda, sanık Rüzgar Çetin’in, kendi idaresindeki araç ile seyrini sürdürürken yola gereken dikkatini vermediği ve hızını mahal şartlarına göre ayarlamadığı anlatılarak, “Çetin direksiyon hakimiyetine gerekli özen ve önemi göstermemiş, sevk ve idare hatasıyla vasıtanın hakimiyetini kaybederek 3 şeritli yolun sol şeridine geçerek şerit ihlalinde bulunmuş, bu haliyle karşı yönden kendi nizami şeridini takiben gelen müşteki Emre Tetik yönetimindeki vasıtanın yakın mesafeden önünü kapayarak kazanın meydana gelmesine sebebiyet vermiştir. Olayda dikkat ve özen yükümlülüğe aykırı hareketleriyle asli kusurludur” denildi.

“YARALI POLİSİN HERHANGİ HATALI DAVRANIŞI YOK”
Kazayı ağır yaralı olarak atlatan ve davanın önceki duruşmalarında şikayetinden vazgeçen polis memuru Emre Tetik’e de değinilen raporda, “Olayın oluşu üzerinde herhangi bir hatalı davranışının olmadığı ve mevcut şartlarda alabileceği başkaca bir önlemin bulunmadığı anlaşılan müşteki sürücü Emre Tetik, meydana gelen olayda kusursuzdur” ifadelerine yer verildi.

“GÖREVDEKİ POLİSİN KEMER TAKMASI ZORUNLU DEĞİL”
Kazanın meydana geldiği günden bu yana en çok tartışılan noktalardan biri, şehit polis memurunun araç içerisinde emniyet kemeri takmamasıydı. Raporda, bu konuya da açıklık getirilerek, “Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 150. maddesinde emniyet kemeri takılmasının zorunlu olmadığı hallerin bulunduğu maddenin 4’üncü fıkrasında; Yakın koruma, harekât, tatbikat ve devriye görevi yürüten veya olaylara müdahale eden askeri ve genel kolluk görevinde bulunan sürücü ve yolcuların kemer takmalarının zorunlu olmadığı yazılıdır. Bu nedenle görevli olduğu araçta yolcu olarak bulunan İsmet Fatih Alagöz’e kusur izafe edilmesi uygun bulunmamıştır” denildi.
Taraf avukatlarının rapora dair beyanlarda bulunacağı Rüzgar Çetin davasının bir sonraki duruşması Ekim ayında görülecek.

ÖZEL RAPORDA “RÜZGAR ÇETIN TAM KUSURLU GÖRÜLEMEZ” DENILMIŞTI
Davanın 16 Haziran’da görülen duruşmasında sanık vekillerince özel olarak aldırılan bilirkişi raporu dosyaya girmişti. Raporda şehit İsmet Alagöz ve müşteki sürücü Emre Tetik’in emniyet kemeri takmadıkları belirtilerek “Müşteki ve maktulün emniyet kemeri takmaları halinde ölüm ve yaralanmaların meydana gelmeyebileceği anlaşılmaktadır. Bu sebeple kazanın meydana gelmesinde sürücü Rüzgar Çetin tam kusurlu görülse de kazanın ölümle sonuçlanmasında maktul ve müştekinin yaralanmasına yol açtığı göz önüne alınırsa Rüzgar Çetin’in asli kusurlu olduğu ancak tam kusurlu olarak görülemeyeceği kanaatine varılmıştır” ifadelerine yer verilmişti.

OLAYIN GEÇMİŞİ
Ünlü yönetmen Sinan Çetin’in işletmeci oğlu Rüzgar Çetin, Beşiktaş’ta lüks marka aracıyla, karşı yönden gelen polis aracıyla çarpışmış, araçtan fırlayan polis memuru İsmet Fatih Alagöz kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Olayda bir polis memuru da yaralanmıştı. Kaza esnasında alkollü olduğu öğrenilen Çetin, olayın ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Rüzgar Çetin’in İddianamede Çetin’in “Bir kişinin ölümüne, bir kişinin yaralanmasına neden olmak” suçlarından 3 yıldan 22 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep ediliyor.
(İHA)